T24 Haber Merkezi
Eski CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, gazeteci Fatih Altaylı‘nın “Bilerek ya da bilmeyerek AKP’ye çalışıyor, muhtemelen bilerek” kelamlarına çok ağır sözlerle yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, “Merkepler adam olur, sen adam olmazsın. Belinde tabancayla gazetecilerin grev çadırını basan, çalıştığın kurumda gazeteci kıyımı yapılırken ‘Ne yapabilirdim’ diyen, yanında çalışan bayan gazeteciye beyzbol sopası gösteren, onurlu gazeteci düşmanı, paranın kölesi bir çukursun. Be paranın buyruğundaki tetikçi! Casus ve işbirlikçi olduğumu ispatlamaz isen, namussuz ve alçaksın! ifadelerini kullandı.
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, önümüzdeki periyot kurultaya gidecek partisiyle ilgili değerlendirmelerde bulunurken, “Siz bundan sonra yine genel lider olmayı düşünüyor musunuz?” sorusunu “Ben siyasi hayatım boyunca genel lider olacağım diye hiç ortaya çıkmadım” diye yanıtlamıştı.
Kılıçdaroğlu’nun, CHP Genel Başkanı Özgür Özel‘e karşılık adaylığını koyacağı tezleri Ankara kulislerinde konuşulurken, son devirde gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gerek Külliye’de ziyaret gerçekleştiren eski İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener’e ilişkin sözleri de gündem olmaya devam ediyor.
Gazeteci Fatih Altaylı da YouTube kanalındaki programında, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik sert tenkitlerde bulundu.
Fatih Altaylı’dan Kemal Kılıçdaroğlu’na: Madem bu kadar siyasi aklınız vardı da, 13 yıl boyunca niçin kullanmadınız!
Altaylı, Kılıçdaroğlu’nun AKP’ye bilerek ya da bilmeyerek hizmet ettiğini argüman ederek, “Bilerek ya da bilmeyerek AKP’ye çalışıyor, muhtemelen bilerek. Bu şuursuzlukla SSK’yı batırmış olabilir, batırdığının da farkına varmaz. Türkiye’den haberi yok, yönetmeye talip. Sen git meskenini yönet yönetebiliyorsan” tabirlerini kullandı.
Altaylı’nın bu kelamlarına Kemal Kılıçdaroğlu’ndan yanıt geldi. X hesabından yaptığı açıklamada çok ağır tabirler kullanan Kılıçdaroğlu’nun açıklamasının tamamı şu formdu:
“Merkepler Adam Olur, Sen Adam Olmazsın.
Güç, Fetö terör örgütündeyken her tertiplerine koşup yalakalık yapan Kepaze.
Doğan Kümesinde çalışırken Ciner’e küfür eden, Ciner daha çok para verince oraya geçen, işverenlerin Satılık elemanı.
İnsan Hakları Derneği Başkanı bir Hanım için;
“Gördüğüm yerde cinsel tacizde bulunmazsam namerdim”
diyen NAMERT Bayan Düşmanı.
Saray talimatıyla oynanmış anketler yayınlayan İş birlikçi.
“Eline sağlık” paylaşımından dolayı yalnızca lakin yalnızca savcılığa çağrıldığın için,
“Ben anket yaptım” diyerek özür dileyen Korkak.
Muhalifmiş.
“Gocuklu celep kaldırınca sopasını, sürüye katılmaya koşan” besili bir koyundan farkın
yok.
Kalemin satılık.
Ruhun satılık.
Hatta küfür yuvası ağzın bile satılık.
Belinde tabancayla gazetecilerin grev çadırını basan,
Çalıştığın kurumda gazeteci kıyımı yapılırken “Ne yapabilirdim” diyen,
Yanında çalışan bayan gazeteciye beyzbol sopası gösteren,
Onurlu gazeteci düşmanı, paranın kölesi bir Çukursun.
Gezideki tavrını da unutmadım!
Ve daha kaçları.
Şimdi gelelim, senin “Akp için çalışıyor – Dış devletlerin Ajanı” iftiralarına ve vicdansızca
söylediğin
“Ayağı asfalttan öbür yere değmez” kelamına,
Be Gafil!
Ben, Bu partiyi senin üzere “elinde viski kadehleriyle partime istikamet veren” alçakların elinden aldım ve
Halkın Partisi yaptım.
Bina vazifelileri ile oturdum.
Kağıt toplayıcıların arkadaşı oldum.
Evlere paklığa giden bayanlara yoldaş oldum.
Çok yoksul sofrasına oturdum.
Emekliyle, emekçiyle, garibanla hemhal oldum.
Sarayın değil, fakirin sofrasına oturdum.
Be Müptezel!
“Akp işbirlikçisi-Dış Devlet Ajanı” diyorsun.
Terör örgütü kurşunladı beni, kucağımda Asker Şehit verdim.
İki polis kardeşim yaralandı, vefattan döndük.
Acıları hala ağır geliyor yüreğime.
Be Paranın Buyruğundaki tetikçi!
Defalarca linçlere uğradım, ölümlerden döndüm.
“Yakın o evi” dediler, santim geri adım atmadım.
Adalet için 70 yaşımda 500 km yol yürüdüm.
Senin üzere kaç tane namerdin hakaretlerine uğradım.
Hayatım tehditlerle ve hücumlarla geçti.
Ne vakit korktum?
Ajan yahut işbirlikçi bir adamın parası olur, mal varlığı olur.
Oğlunun Amerikalarda çiftliği, Gemicikleri, Vakıfları olur.
Cevap ver!
Namusum ve Çabamdan başka
NEYİM VAR?
Ajan ve İşbirlikçi olduğumu ispatlamaz isen,
Namussuz ve Alçaksın!
Beni daha fazla konuşturma!
Bak Fatih!
Bu güneşin altından,
Parayla işi olmayan çok adam geçmedi.
Sen bu Ruhu ve Çabayı anlayacak kapasitede değilsin.
Parayla işim olsa, seni satın alır,
Saraya karşı bağlardım.
Ama benim Parayla-Pulla işim yok.
Müesses Nizamın adamları ve
Sermayenin tetikçileri,
Çarkınız kırılacak-Düzeniniz bozulacak.
Hodri Meydan!
Bu Memleketi ve Partimi Sizlerden kurtarıncaya kadar BURDAYIM.
Siz bir, ben bir.
Rahmetli Levent Kırca’yı hürmetle ve hasretle anıyorum.
En başta Sevgili Gençlerimiz olmak üzere üstteki yazımı okuyan bütün Kardeşlerimden
o lafları benden duydukları için özür diliyorum.
İnanın bunlarla baş etmenin öteki bir yolunu bulamadım.
Affınıza sığınıyorum.
Dostlar,
Bu yapılanmalar bir günde oluşmadı.
Koca koca sermayeler ve
Milletimizi felakete sürüklemek,
Vatanımızı bölmek için kurulan koca bir nizam var ortada.
Müesses Nizam!
Bunlar da bu yapının parçacıkları.
Lütfen dikkat edin!
Bu yapılar ne yapıyor?
Sözde muhaliflermiş üzere hem Partimizi hem de muhalefet bloğunu bölmeye uğraşıyorlar.
İşimiz nitekim kolay değil.
Sadece daha net anlaşılabilmek için bir örnek vereyim.
Yukarıda bahsettiğim zat şimdilerde çıkmış meydana,
“Şu ilçe Belediye Başkanı Cumhurbaşkanı adayı olsun.”
“Bu belediye lideri, şu liderden daha iyi” üzere cümleler kuruyor.
Partimizde ve muhalif seçmende baş karışıklığı oluşturmak,
Saraya olan öfkeyi başka
alanlara dağıtmak için operasyon yapıyorlar.
Bunlar Ruhsal Harp Uzmanları.
Bunlar Suret-i Haktan görünen İblisler.
Hep birlikte Başaracağız.
Başarmak Zorundayız.
Tekrar herkesten özür diliyor,
Saygılarımı sunuyorum.”
Editörün notu: Açıklamadaki imlaya dokunulmamıştır.