“30-50 YAŞ ORTASI BAYANLARDA DAHA SIK GÖRÜLÜR”
Fibromiyaljinin her yaştan bireyi etkileyebilse de ekseriyetle 30-50 yaş ortası bayanlarda daha sık görüldüğünü söyleyen Uzm. Dr. Lokumcu, “Bu hastalık, yalnızca fizikî olarak değil, duygusal ve zihinsel olarak da hastaları etkileyerek ömür kalitesini önemli formda düşürebilir. Fakat, her hastalıkta olduğu üzere fibromiyaljide de erken teşhis ve tedavi büyük değer taşır. Erken teşhis, hastanın hayat kalitesini artırabilir ve semptomların denetim altına alınmasına yardımcı olabilir” formunda konuştu.
‘ÜZERİMDEN KAMYON GEÇMİŞ ÜZERE HİSSEDİYORUM’
“Fibromiyalji, bedende yaygın kas ağrıları, gezici ağrılar, uyku bozuklukları, depresyon ve daima yorgunluk üzere belirtilerle kendini gösteren kronik bir rahatsızlıktır” diyen Uzm. Dr. Lokumcu, “Bu hastalıkta sabahları yorgun uyanma, en bariz semptomlardan biridir ve birçok hasta, ‘Üzerimden kamyon geçmiş üzere hissediyorum’ formunda durumu tabir etmektedir. Bu hastalıkta sabahları yorgun uyanma, en besbelli semptomlardan biridir” dedi.
“FİZİK TEDAVİ UYGULANABİLİR”
Fibromiyalji tedavisinde birçok farklı yaklaşımın bulunduğunu belirten Uzm. Dr. Lokumcu, “Hastaların yaşam kalitesini artırmak için fizik tedavi, ruhsal takviye, diyet düzenlemeleri ve ilaç tedavisi en yaygın tekniklerdir. Bunların yanı sıra, günümüzde tamamlayıcı ve destekleyici tedavi metotları de tesirli sonuçlar vermektedir. Nöral terapi, ozon tedavisi ve glutatyon tedavisi üzere yaklaşımlar, hastaların ömür kalitesini artırarak semptomların hafiflemesine katkıda bulunabilir” formunda konuştu.
“ERKEN TEŞHİS ÖNEMLİ”
Erken teşhisin kıymetinden bahseden Uzm. Dr. Lokumcu, “Eğer siz de sabahları yorgun uyanıyor, beden genelinde ağrılar hissediyor ve ömür kalitenizin düştüğünü düşünüyorsanız, uzman tabibe danışmalısınız. Erken teşhis ve uygun tedavi ile fibromiyaljinin olumsuz tesirlerini en aza indirmeniz mümkündür” sözlerini kullandı.